Ekonomik büyüme, daha iyi geçim kaynakları ve istihdam için okyanus kaynaklarının sürdürülebilir kullanımını kapsayan mavi ekonomi, dünya çapında artan bir ilgi görüyor. Mavi ekonominin kilit sektörlerinden biri balık, çift kabuklular ve deniz yosunu gibi suda yaşayan organizmaların yetiştirilmesi şeklinde kapsamlı bir şekilde tanımlanabilecek olan su ürünleri yetiştiriciliği. Deniz ürünlerine olan talep artmaya devam ederken, su ürünleri yetiştiriciliği en hızlı büyüyen gıda üretim sektörü haline geldi ve küresel gıda güvenliğinin sağlanmasına önemli ölçüde katkıda bulundu. Dünya üzerindeki herhangi bir endüstri gibi, su ürünleri yetiştiriciliği de yüksek enerji tüketimi, sera gazı emisyonları ve çevresel etkilerden kaynaklanan zorluklarla karşı karşıyadır. Bu gibi sorunları ele almak ve daha sürdürülebilir, esnek bir endüstri yaratmak için dalgalardan, rüzgardan ve güneş enerjisinden yararlanarak, yenilenebilir enerjiyi su ürünleri yetiştirme sistemlerine entegre etmeye ilgi artıyor.
Özellikle karadaki tesisler odağında düşündüğümüzde, su ürünleri yetiştiriciliğinin en fazla enerji tüketen birimleri havuz ve tanklardaki suyun havalandırılması ve suyun sirküle edilmesinde kullanılan ekipmanlar. Enerji tüketiminin en yüksek olduğu bu iki birim, su kalitesinin iyi tutulmasında, oksijen seviyesinin optimal seviyede tutulmasında ve sistemde oluşan metabolik atıkların uzaklaştırılması için hayati derecede öneml. Bu iş geleneksel olarak dizel jeneratörler ve elektrik pompalarıyla sağlanıyor ve bu jeneratörlerle pompalar sera gazı emisyonlarına ve tesislerin kurulu oldukları bölgelerdeki yerel hava kirliliklerine katkı sunmaya devam ediyor.
Peki çevre ile etkileşimi oldukça sorunlu görünen bu kaynakları neyle değiştirebiliriz? Tabii ki dalga, rüzgar ve güneş enerjisi gibi yenilenebilir alternatiflerle.
Yenilenebilir enerjinin su ürünleri yetiştiriciliği sistemlerine entegrasyonu mavi ekonomi için sera gazı emisyonlarını azaltmakta, işletme maliyetlerini düşürmekte ve enerji fiyatlarındaki dalgalanmalara karşı direnci arttıracağı kesin.
Su ürünleri endüstrisi, dalgaların, rüzgarın ve güneşin gücünden yararlanarak sürdürülebilir kalkınma için itici bir güç olabilir ve düşük karbonlu, kaynakları verimli kullanan bir geleceğe doğru küresel geçişe katkıda bulunabilir.
Hükümetler, işletmeler ve araştırma kurumları mavi ekonomiyi güçlendirmek için yenilikçi çözümler keşfetmeye ve bunlara yatırım yapmaya devam ettikçe, su ürünleri yetiştiriciliğinde yenilenebilir enerji şüphesiz gelecek nesiller için gıda güvenliği, ekonomik büyüme ve çevresel sürdürülebilirliğin sağlanmasında kritik bir rol oynayacaktır.
Kaynak: energyportal.eu